Alperen Şengün, sadece sahada gösterdiği performansla değil, aynı zamanda kişiliği ve hayırseverliği ile de dikkat çeken bir basketbol yıldızı. Ancak, son günlerde paylaşılan bir hikaye, onun ne kadar derin bir insan olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Şengün’ün annesinin yaptığı açıklamalar, hem Türk basketbolu hem de Alperen’in hayranları için yürekleri burkan bir hikaye ortaya koydu.
Hikaye, Alperen’in yaşadığı apartmanda, beşinci katta yalnız yaşayan 83 yaşındaki Giovanni adında bir adamın hayatına odaklanıyor. Giovanni’nin çocukları, daha iyi bir yaşam için kuzeye taşınmış ve yaşlı adam yalnız başına kalmıştı. Her gün apartman sakinleri geçerken ona göz ucuyla bakar, ama kimse ona gerçek anlamda ilgi göstermezdi. Yaşlı adamın yalnızlığı, bir apartman bloğunda kaybolan bir hikaye gibi görünse de, Alperen Şengün’in gözünden farklıydı.
Bir gün Alperen, apartmanındaki bu yalnız adamı fark etti. Onun yalnız ve terkedilmiş olduğunu görmek, Alperen’in içinde büyük bir empati uyandırdı. Alperen, profesyonel basketbol kariyerinde yaşadığı zorluklar ve sahada gösterdiği üstün başarılarla tanınsa da, bu tür küçük ama anlamlı hareketlerle de hayatta derin izler bırakabileceğini gösterdi.

Alperen, Giovanni’yi yalnız bırakmak yerine, her gün ona yemek getirip, birkaç saatini onunla geçirerek büyük bir iyilik yaptı. Ancak, Alperen’in yaptığı yardım, sadece ondan yardım isteyen birisine maddi destek sağlamak değildi. Her gün, 50 dolarlık bir bütçe ile Alperen, Giovanni’ye sıcak yemekler getirdi, aynı zamanda ona güncel haberleri aktardı ve sohbet etti.
Buna ek olarak, Alperen, Giovanni’nin her gün gülümsemesini sağlamak için ona küçük ama değerli hediyeler aldı. Her hafta farklı bir şeyle şaşırtmaya çalıştı: eski bir albüm, yazdığı kısa bir mektup ya da ona küçük bir çiçek. Bu hediyeler, Giovanni’nin yüzünde büyük bir gülümseme oluşturdu ve Alperen’in kalbindeki sıcaklığı her zaman hissettirdi. Bu basit ama içten hareket, Alperen’in yaşamını sadece basketbol sahasında değil, toplumda da ne kadar olumlu bir şekilde şekillendirdiğini kanıtladı.

Alperen Şengün’ün annesi, oğlunun bu davranışları hakkında konuşurken gözleri dolu dolu oldu. “Oğlumun sadece basketbol oynamasıyla tanınması beni gururlandırıyor, ama asıl gurur duyduğum şey, onun insanlara karşı gösterdiği derin şefkat ve empati. Alperen, her zaman başkalarına yardım etmeyi bir görev olarak gördü. Giovanni’ye yardım etmek, onun için sıradan bir şeydi. Kendisini diğer insanlardan ayıran en büyük özelliklerinden biri de bu,” dedi Alperen’in annesi.
Alperen’in bu yardımsever tutumu, ailesinin ve arkadaşlarının takdirini kazandığı gibi, komşularının da büyük takdirini topladı. Alperen, basketbolun ötesinde, gerçekten insanları dinleyen ve onlara yardım etmeye çalışan bir insan olduğunu her fırsatta gösterdi.
Giovanni, bu iyilik karşısında ne diyeceğini bilemezdi. Yıllardır yalnız olan ve kimseyle samimi bir ilişki kuramayan yaşlı adam, Alperen sayesinde yalnızlık hissini unutmuştu. “Her gün Alperen’i görmek, benim için bir hediye gibiydi. Gülümsemem onun sayesinde geri geldi. Bana yardım etti ve bana değer verdi,” diyerek minnettarlığını dile getirdi.
Giovanni’nin yalnızlık içinde kaybolan bir hayatı, Alperen’in şefkatiyle yeniden şekillenmişti. Bu sadece bir yaşlı adamın hayatını değiştirmekle kalmamış, aynı zamanda apartman çevresindeki diğer insanlara da ilham vermişti. İnsanlar artık daha dikkatli ve empatik olmanın önemini fark etti. Alperen’in basit ama anlamlı hareketi, toplulukta küçük bir devrim yaratmıştı.

Alperen Şengün’ün basketbol sahasındaki başarısı tartışmasız bir şekilde ortada olsa da, bu hikaye onun gerçek kahramanlık hikayesidir. Sporculuk, sadece fiziksel başarılarla ölçülmez. Alperen, hem basketbolcu olarak hem de bir insan olarak insanlara değer katmak için çaba harcıyor. Giovanni’nin hayatını değiştirmek için yaptığı bu içten ve özel hareket, onu sadece bir sporcu değil, aynı zamanda büyük bir insan yapıyor.
Alperen’in bu hareketi, topluluk içinde sadece bireylerin değil, toplumların da nasıl değişebileceğini ve daha iyi bir yer haline gelebileceğini gösteriyor. Kendisini basketbol sahasında olduğu gibi, toplumsal düzeyde de başarılı bir insan olarak kabul etmek mümkün.